Merhabalar. Sizlere bu yazımda Opel'in yaygın olarak Corsa ve Astra modellerinde kullandığı ve 2015 yılında revize ederek Easytronic 3.0 adıyla tekrar piyasaya sürdüğü şanzımandan bahsedeceğim.
Öncelikle biraz geçmişine ve teknik özelliklerine değinmek istiyorum:
Easytronic şanzıman, ilk olarak 2001 yılında Corsa C de kullanılmaya başlanmıştır. Daha sonra 2004 ten itibaren Astra H modellerinde kullanılmaya devam edilmiştir. Bu şanzımanın en can alıcı özelliği, aynı motora sahip düz vites bir Astra veya Corsa'ya nazaran daha az yakabilmesidir. Şanzıman her zaman en düşük devirde ve en yüksek verimlilikte çalışmaya odaklı çalıştığı için, araç az yakmaktadır.
Easytronic aslında elektronik debriyajı olan tek kavramalı bir düz vitestir. Bu yüzden yarı otomatik te denebilir. Yani tam otomatik dediğimiz çift kavramalı ve tork konventörlü şanzımanlarla tek ortak noktası araçta iki pedal olmasıdır. Mekanik yapıları tamamen farklıdır.
Şanzıman 2007ye kadar üretilen tüm modellerde 5 ileri, 2007 den sonra dizel olarak üretilen modellerde ise 6 ileridir. Vites geçişleri özellikle 1-2 ve 2-3 arasında kullanıcının da gaz tepkisine bağlı olarak sarsıntılıdır. Bu sarsıntıyı en aza indirmek için aracı ikinci vites 3000 devire kadar sakin kullanmak gerekir.
2007 ye kadar olan Corsaların hiçbirinde, Astraların ise opsiyon olarak alınmadığı modellerde yokuş kalkış desteği yoktur. Yani ayağınızı frenden çektiğiniz anda araç kaymaya başlar. Fakat frenden ayağınızı çektiğiniz anda gaza aynı tepkiyle basmaya başlarsanız aracı kaymadan ilerletebilirsiniz. Ya da kalkışlarda el freni kullanabilirsiniz.
İlk olarak 2001 de Easytronic 1.0 olarak piyasaya sürülen şanzımanda belirli kronik problemler vardı. Baskı balatanın erken bitmesi, fren hidroliğinin şanzıman beynine akması, sıkışık trafikte fazla ısınmadan dolayı yolda bırakma gibi. Tabiki bunlar, o yıllarda yarı otomatik şanzımanların daha yeni yeni piyasaya sürüldüğü zamanlar olduğu için, kullanıcıların yanlış kullanımına bağlı olarak ta gelişmiş olabilir.
2007de Easytronic 2.0 olarak piyasaya sürülen şanzımanda ise tüm bu sorunlardan kurtulmuş, kalkış ve vites geçişleri revize edilmiş, yokuş kalkış desteği standart hale gelmiştir. Böylece şanzıman daha az yarım debriyaj yapmaya başlamıştır ve baskı balatanın ömrü uzamıştır.
Şanzımanın kronik hatası olarak bilinen F hatası, herhangi bir elektronik sorundan dolayı ortaya çıkabilir ve araç çalışmayabilir. Bu sorun akü yetersizliği, fren lambalarının biri bile olsa çalışmaması, takılan fren lambasının araca uygun olmaması gibi etkenlerden dolayı ortaya çıkabilir.
Kadrandaki vites göstergesinde F harfi yanıp sönmeye başlar ve sorun giderilene kadar vites herhangi bir konuma geçmez.
Bu tür bir sorunla karşılaşmamak için aracınızı mümkünse 50.000 de bir elektronik aksam bakımına sokun ve baskı balatanızın ömrünü kontrol ettirin. Bir de şanzıman kömürü diye tabir edilen vites değişimini sağlayan keçeler vardır tabii. Bunların da maliyeti çok ucuzdur fakat ömrünü tamamladığı anlaşılamazsa sizi yolda bırakabilir.
Ve son olarak ta Easytronic 3.0 dan bahsedelim. Önceden yalın bir kutu üstünde hareket eden joystick ya da vites topuzu, yerini körüklü bir vites topuzu olarak almıştır. Bu şanzımanla ilgili ise şuan kronik bir sorun görünmemektedir. (Şanzımanın çok yeni olmasından mı, yoksa Easytronicten ağzı yananların başka bir şanzımana yönelmesinden mi bilinmez.)
Peki bu şanzımanı kimler almalı?
Benim görüşümce acemi sürücüler ve tam otomatik konforunu layığıyla tatmış kişiler kesinlikle almamalıdır. Çünkü şanzıman yokuş kalkış desteği olsa bile hafif bir eğimde geri kayma potansiyeline sahiptir. Yani park ederken veya sıkışık hafif eğimli yokuş trafiğinde ilerlerken sizi illallah ettirebilir. Bunun dışında vites geçişleri düz vitese çok benzediği için ve aşırı ekonomik olduğu için sürücülüğüne güvenen kişiler tarafından rahatlıkla tercih edilebilir.
Aklıma gelen noktalar oldukça yazıyı şekillendireceğim. Şimdiden okuduğunuz için teşekkürler :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder